Warning: imagecreatefromjpeg(/var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/../dosyalar/gorsel/2018/09/26/soguksu_bir.jpg): failed to open stream: No such file or directory in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 44

Warning: imagesx() expects parameter 1 to be resource, bool given in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 3

Warning: imagesy() expects parameter 1 to be resource, bool given in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 4

Warning: Division by zero in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 11

Warning: imagecopyresampled() expects parameter 2 to be resource, bool given in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 28
İstanbul’un saklı kalmış güzelliklerinden; 'Soğukçeşme Sokağı' - Tünaydın Gazetesi
SON DAKİKA
reklam
reklam

İstanbul’un saklı kalmış güzelliklerinden; 'Soğukçeşme Sokağı'

Eklenme Tarihi: 26 Eylül 2018, Çarşamba - 10:08   Okunma Sayısı: 145025
Soğukçeşme Sokağı, Sultanahmet’de, Bab-ı Humayun’un sonunda, tarihi İstanbul evlerinin yer aldığı sokaktır. Ayasofya Müzesi ve Topkapı Sarayı arasında bulunan sokak, trafiğe kapalıdır. Adını, bu sokakta bulunan III. Selim dönemine ait 1800 tarihli mermer bir Türk çeşmesinden almıştır.

İSTANBUL

3. Selim döneminden miras kalan Soğukçeşme Sokağı, Osmanlı devletinin 400 yıllık idarî merkezi olan Topkapı Sarayı'nın gölgesinde, Ayasofya Camii'nin hemen arkasında gizli kalmış bir adrestir. Sokak, Arnavut kaldırımları ve Sur-ı Sultanî’ye yaslanmış tarihî evleriyle mâzinin izlerini taşıyor. Tarih kokan sokak Soğukçeşme, Eski İstanbul'un bütün özelliğini taşıyan 10 eve sahiptir. Vaktiyle saray personelinin konakladığı bu evler, günümüze restore edilerek gelmiş. Sokakta bulunan Osmanlı yapısı iki âbidevî kapı ise Ayasofya Camii'nin ibadete açık olduğu dönemden yadigârdır. Osmanlı padişahlarından 3. Selim'in Topkapı Sarayı'ndan Ayasofya Camii'ne gitmek için kullandığı bu sokak ve kullandığı kapılar geçen zamana rağmen heybetini koruyor.

20. yüzyılın başına kadar, sadece Soğukçeşme Sokağı’nda değil, Ayasofya’nın arkasında ve hatta önündeki meydanda da bu tarz evler bulunmaktaydı. 20. yüzyıl başında artan trafik nedeniyle, meydanda bulunan evlerde ağır tahribatlar olmuş ve bu evler yıkılmıştır. Fakat Soğukçeşme Sokağı bu trafikten etkilenmediği için bugüne kadar korunabilmiştir.

19. yüzyıl’da İstanbul’a gelen yabancı gezginler ve ressamlar, bu sokakla özellikle ilgilenmişler ve eserlerinde işlemişlerdir. İngiliz ressam Lewis’ın 1830’lu yılların başına ait litografyası, sadece saray yönündeki ilk yapının (Naziki Tekkesi) bir Anadolu konutu mimarisine sahip olduğunu, onun devamındaki bütün evlerin bugünkü görünümlerine kavuşmuş olduklarını belgelemektedir. Bu bütünlük ve iç tutarlık, 1940’lı yıllara kadar değişmeden kalmıştır. 1950’li yılların sonuna kadar sokağın eski ahalisi burada oturmuş, 1950’li yıllardan sonra şehirdeki genel değişim, doğal olarak buraya da yansımıştır. Soğukçeşme Sokağı 20.yüzyılın içinde çok bozulmuş, bazı ahşap evler sökülmüş, yerlerine beton binalar yapılmıştır. İlk evin yanındaki arsaya, matbaa kağıtlarının depo edildiği ve ağır kamyonların girip çıktığı, tek katlı bir beton baraka yapılmıştır. Aynı dönemde, yokuş başındaki sarnıç, tavanına yakın hizada toprak ve moloz dolmuş durumda, bir oto tamir atölyesi olarak kullanılmıştır.

1985-1986 yılları arasında Ayasofya ile Topkapı Sarayı’nın duvarları arasındaki bütün binalar yıkılmış, Turing tarafından yeni tasarımlarla ve evler arasındaki boşluklar aynı görünümlü yapılarla doldurularak yeniden yapılmıştır. Yeni yapılara, yasaya uygun tuğla dolgulu betonarme karkastır ve ahşap giydirilmiştir. Evler,19. yüzyıl gezginlerinin anlattıklarından esinlenilerek pastel renklere boyanmıştır. Yaseminli Ev, Mor Salkımlı Ev, Hanımeli Ev gibi her evin kendine özel ismi vardır. Geleneksel Türk mimarisinin bir örneği olan evlerin dekorasyonunda ise 19. yüzyıl üslubu göze çarpıyor. Kadife perdeler, konsollar, büyük aynalar göze ilk çarpan detaylar arasında. Soğukçeşme Sokağı’nda ayrıca bir otel ve Fransız ve Türk mutfağından örnekler sunan bir restoran da bulunmaktadır.

Sokak üzerindeki köşklerin her birinin ayrıca tarihsel önemi var. Binaların üzerinde gerekli açıklamalar yazıyor. İstanbul Kütüphanesi ve Fahri Korutürk’ün doğduğu ev sokakta bulunuyor. Sokağın giriş tabelasının altında da tarihçesi yazılı.Sık çıkan yangınlar ve bakımsızlık nedeniyle giderek yıpranan evler, özellikle 1960`lardan ,itibaren eski sahiplerinin terk etmesiyle enkaz haline gelmiştir.

İstanbul Kitaplığı da Soğukçeşme’de

Soğukçeşme Sokağı'nda yer alan bir diğer önemli yapı ise İstanbul Kitaplığı. Kütüphane, geçtiğimiz yıllarda yitirdiğimiz, İstanbul'un birçok sokağı ve bölgesi için önemli ve anlamlı projelere imza atmış olan, İstanbul aşığı Çelik Gülersoy tarafından kuruldu.Dünyanın farklı ülkerinden yazarların İstanbul hakkında yazdıklarıyla dolu olan kitaplık, 1986'dan bu yana hizmet veriyor.

Kitaplık, İstanbul'un dillere destan güzelliğini, tarihini ve kültürel mirasını dev arşiviyle Soğukçeşme sokağında yaşatıyor. Osmanlı evleri, kapılarını zamanında önemli misafirlere de açmış. İspanya Kraliçesi Sophia'nın Soğukçeşme Sokağı'ndaki evlerden birinde konaklamıştı. İstanbul'un tarihî mekânlarından olan Soğukçeşme Sokağı, Osmanlı medeniyetinin seçkin yüzü olarak varlığını halen koruyor.

1990 yıllında kapılarını ziyaretçilere açan kütüphanede, İstanbul hakkında 10 bini aşkın nadir kitap yer alıyor. İstanbul'un köklü tarihinin tüm tanıklarına rastlayabileceğiniz bu kütüphanede, tarihi bir mekânda kitap okumanın tadına varabilirsiniz.

Topkapı Sarayı’na sırtını yaslamışşkler bambaşka bir tarihi devire götürüyor insanı. Güzel, sessiz, sakin bir sokak. İnsanlar köşk kapılarının önünde fotoğraf çektiriyor ve kapı önlerinde oturup sohbet ediyorlar burada. Civara gelirseniz, diğer tarihi yapıları gezmeden buraya da mutlaka bir uğrayın.

 

Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: KÜBRA ÇELEPİ

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam