Türkan Saylan Kültür Merkezi Maltepe ilçesinin
tüm kültür etkinliklerinin hayat bulduğu yer.
Resim sergileri, konserler, tiyatro oyunları, film
günleri, söyleşiler, kitap imza günleri düzenleniyor.
Bu özel günlere gelenler acaba kültür merkezinin
2’nci katta Dinozor Müzesi olduğunu biliyorlar mı?
Uzun zamandır hizmette olan Dinozor Müzesi,
kültür merkezinin az bilinen boÅNlümlerinden biri. İlçedeki
okul öğrencilerinin ziyaretleri olmasa belki de
ziyaretçisiz kalacak.
Bence goÅNrülmeye değer bir yer, hafta sonu aileler
çocuklarıyla birlikte burada hem hoşça vakit geçirebilir,
hem de
dinozorların dünyasında
kısa bir gezinti yapabilir.
Issız bir ormanda duyulabilecek
sesleri duymak
insanda nasıl bir
duygu uyandırıyor? Renkli
ışıklandırma, hareketli
maketlerle bu hayvanların
üzerine düşünce
neler hissediliyor? Hele
salon tavanına yakın
yükseklikte monte edilmiş
dev dinozor iskeleti
gezenlere ürperti veriyor
mu?
Bunların hepsini
daha yakından görmek
için Türkan Saylan Kültür
Merkezi’ndeki Dinozor
Müzesi’ne konuk
olabilirsiniz.
Dinozorlar (Latince: Dinosauria)
150 milyon yıl civarında dünya hayatına egemen olmuş hayvanlardır.
Dinozor, Yunancada korkunç kertenkele anlamına gelen iki soÅNzcüğün birleştirilmesinden
oluşturulmuştur. Bunun nedeni, geçmişte bilim adamlarının
dinozorları bir cins kertenkele sanmalarıdır.
Türkcede yaygın; fakat yanlış olarak dinazor diye hitap edildiği de
olur. Öğrenciler öğretmenlerine, memurlar amirlerine, çalışanlar yöneticilerine
bu soÅNzcüğü kızdıkları zaman rahatlıkla söyleyebiliyorlar. Yaşlı nesil
de kendi akranları içinde bu kelimeyi kullanabiliyor.
Dinozorlar yeryüzünde ilk kez 230-225 milyon yıl önce goÅNründüler. 65
milyon yıl önce ise çok sayıda dinozor türünün nesli tükenmişti. Dinozorların
bazı türleri sıcakkanlıyken bazıları soğukkanlıdır. 150 milyon yıl
kadar öncesiyle dinozorların;
Yaşama sebeplerini şöyle açıklayabiliriz:
*Çevreye uyum sağladılar.
*Tüylü ve su geçirmez derileri sayesinde korundular ve kuru kaldılar.
*Sert kabuklu yumurtaları sayesinde pek çok yavru yaşadı.
*O dönemde yaşayan diğer hayvanlara oranla daha kolay yürüdüklerinden
kolayca yiyecek bulup, düşmanlarından kaçtılar.
*Bazı dinozorlar ot, bazıları da et yediklerinden yiyecek sıkıntısı
çekmediler.
*Zamanının en güclü türlerinden biri oldukları için diğer türde
hayvanlar onlara karışmadılar.
Dinozorların türleri
Yeryüzünde çok sayıda dinozor türü bulunmaktaymış (850 civarında).
Bunlardan kimi bitkilerle beslenirken (sauropod), kimi et yiyormuş
(theropod). En kalabalık otobur dinozor türleri apatosaurus
ve brachiosaur idi. Bunlar gelmiş geçmiş en büyük hayvanlardan sayılmış.
Örneğin; apatosaurus 30 ton ağırlık ve 21 metre uzunluğa
ulaşabiliyormuş.
T-Rex örneğinin en kücüğünün 19,4 metre olduğu belirtilmiş. Üstelik
carnotaurus boynuzlu, çok goÅNrülmeyen türlerdenmiş. Ayrıca ceratosaurus
türünün kücük ayakları varmış; ama çok oÅNlümcülmüş.
Diğer otobur dinozorlar, kendilerini etobur dinozorlardan korumaya
yarayacak özel silahlara sahipmiş. Örneğin; triceratops, başında
üc boynuz taşırken ankylosaurus, çıkıntılı kemiklerle korunuyor, stegosaurus’un
kuyruğunda ise sivri dikenler bulunuyormuş.
Kısa bacaklı dinozorlardan deinonychus gibi ve kuzeni oviraptor gibi
dinozorlar örnek verilebilir. Bu dinozorlar süratli ve yırtıcı olabiliyorlarmış.
Etobur dinozorlar, tıpkı insanlar gibi arka ayaklarının üzerinde yürüyorlarmış.
Ön ayakları ise çok kücükmüş.
Spinosaurus, Tyrannosaurus, Carnotaurus gibi bazıları son derece
büyükken, Compsognathus (yaklaşık 5,5 kg ve 60 cm) gibileri de son derece
kücükmüş. Dinozorların yumurtaları oldukça kalın kabukluymuş. Bu
kabuk, içerisindeki yavruyu koruyor ve içindeki özel bağ sayesinde yavru
güven içinde büyüyormuş.
Dinozorlarla aynı dönemde pterosaurus, gibi uçabilen canlılar da varmış;
ama bunlar dinozorlarla çok yakından ilgili değilmiş. Aynı zamanda
ichthyosaurus ve plesiosaurus gibi çok sayıda yüzebilen sürüngen de
varmış.
Editör: İSMET AKKOÇ