Aşk koleksiyonunu hazırlarken klişelerden uzak, mesajları olan tasarımlar üzerinde çalışılmış. Atasözleri ve deyimler uygun yerlerde kullanılmış. Bu sözler, seramik espresso, likör bardakları ve kolyelerde hayat bulmuş.
Mesajlar:
Aşk olmadan meşk olmaz. Aşk değil midir adrenalimizi arttıran, enerjimizi yükselten ve aşk değil midir, başarılarımızın altına imzamızı attıran?
Aşka düşme: Aşık olmak ne güzel bir duygudur. Yer çekimi bile kalmaz. Hayat hiç olmadığı kadar güzelleşir, renkler canlanır, tazelenir insan...
Aşkın gözü kördür: Sahiplenmek güzeldir. Özel şeyleri özel insanları sahiplenmek isteriz. Aşkta özgürlüktür duyguya güç veren. Sahiplenme duygusunu törpülemeyi başardığımızda başlar aşkın özgürlüğü ve mutluluk...
Tasarımlar
Nazar
Temelinde aşırı sevgi, kıskançlık, çekememezlik, kin ve nefret gibi duyguların yattığı buu gücün gözlerden çıkarak kurbana ulaştığına inanılır. Anadolu’da bu olaya nazar değmesi, nazara gelme gibi adlar verilir.
Lâle Devri
1718-1730 yıllarını kapsayan dönemdir. Osmanlı devletinde zevk ve sefa devri olarak bilinir. Adını o dönemde İstanbul’da yetiştirilen ve zamanla ünü dünyaya yayılan lâle çiçeğinden alır. Sanata, edebiyata ve toplumsal hayata özgün bir anlayışın gelişi Lâle Devri ile başlar.
Koleksiyonda yer alan takılar isimlerini Osmanlı döneminde İstanbul’da yetiştirilen lâlelerin isimlerinden almış.
Kairos
Zeus’ün en geç oğlu. Yunan mitolojisinde fırsat tanrısı olarak bilinir. Omuzlarında ve ayaklarında kanatları vardır. Başının arka tarafı traşlı ön tarafı ise perçemlidir. Bu nedenle peşinden koşanlar değil sadece karşısına çıkanların onu yakalayabildiği rivayet edilir.
Antik Yunan sözcüğü olan Kairos, diğer anlamıyla doğru, uygun zaman anlamına gelir. Antik Yunan insanı, zaman kavramı için iki sözcük kullanmıştır: Choronos ve Kairos...
Kahvenin adı nereden geliyor?
Kapalıçarşı ve hanlar bölgesindeki ev aksesuarları geleneksel üretim geleneğini ve olanaklarını keşfettiğim bir dönemde başladığım bir koleksiyondur, Keyif koleksiyonu...
Bu bölgedeki üretim olanakları ile seramik ve porseleni nasıl biraraya getiririm düşüncesinden yola çıktım. Her malzemenin doğasını ve yapım tekniklerini zorlayarak tasarladığım kahve setleri keyif koleksiyonu adı altında böylelikle oluştu.
Kahve içme keyfini bir seremoni haline getirmeyi hedefleyerek farklı setler tasarladım. Kahve ve kültürümüzün ikonu haline gelmiş motifleri topladım. Kahve ağacının ilk bulunduğu yer olan Habeşistan’ın Koffa yöresinin Arapça karşılığı “gohwah”tır.
Araplar bugün bilinen kahveyi henüz tanımıyorlarken kelime, keyif veren içki, şarap anlamında kullanılıyormuş. Bugünkü anlamını 14’üncü yüzyılda kazanmaya başlamış. Sözcük, Türkçe’de kahveye dönüşmüş, buradan da Avrupa’ya geçerek cafe, coffee şeklini almıştır.
Özlem Tuna’nın büyük emek ve çabalarıyla hazırladığı sunumun daha fazlasını görmek gezmek istiyorsanız buyrun Scneiderstempel Müzesine… Adres: Bankalar Caddesi Felek Sokak No: 1 Karaköy
Aşk koleksiyonunu hazırlarken klişelerden uzak, mesajları olan tasarımlar üzerinde çalışılmış. Atasözleri ve deyimler uygun yerlerde kullanılmış. Bu sözler, seramik espresso, likör bardakları ve kolyelerde hayat bulmuş.
Mesajlar:
Aşk olmadan meşk olmaz. Aşk değil midir adrenalimizi arttıran, enerjimizi yükselten ve aşk değil midir, başarılarımızın altına imzamızı attıran?
Aşka düşme: Aşık olmak ne güzel bir duygudur. Yer çekimi bile kalmaz. Hayat hiç olmadığı kadar güzelleşir, renkler canlanır, tazelenir insan...
Aşkın gözü kördür: Sahiplenmek güzeldir. Özel şeyleri özel insanları sahiplenmek isteriz. Aşkta özgürlüktür duyguya güç veren. Sahiplenme duygusunu törpülemeyi başardığımızda başlar aşkın özgürlüğü ve mutluluk...
Tasarımlar
Nazar
Temelinde aşırı sevgi, kıskançlık, çekememezlik, kin ve nefret gibi duyguların yattığı buu gücün gözlerden çıkarak kurbana ulaştığına inanılır. Anadolu’da bu olaya nazar değmesi, nazara gelme gibi adlar verilir.
Lâle Devri
1718-1730 yıllarını kapsayan dönemdir. Osmanlı devletinde zevk ve sefa devri olarak bilinir. Adını o dönemde İstanbul’da yetiştirilen ve zamanla ünü dünyaya yayılan lâle çiçeğinden alır. Sanata, edebiyata ve toplumsal hayata özgün bir anlayışın gelişi Lâle Devri ile başlar.
Koleksiyonda yer alan takılar isimlerini Osmanlı döneminde İstanbul’da yetiştirilen lâlelerin isimlerinden almış.
Kairos
Zeus’ün en geç oğlu. Yunan mitolojisinde fırsat tanrısı olarak bilinir. Omuzlarında ve ayaklarında kanatları vardır. Başının arka tarafı traşlı ön tarafı ise perçemlidir. Bu nedenle peşinden koşanlar değil sadece karşısına çıkanların onu yakalayabildiği rivayet edilir.
Antik Yunan sözcüğü olan Kairos, diğer anlamıyla doğru, uygun zaman anlamına gelir. Antik Yunan insanı, zaman kavramı için iki sözcük kullanmıştır: Choronos ve Kairos...
Kahvenin adı nereden geliyor?
Kapalıçarşı ve hanlar bölgesindeki ev aksesuarları geleneksel üretim geleneğini ve olanaklarını keşfettiğim bir dönemde başladığım bir koleksiyondur, Keyif koleksiyonu...
Bu bölgedeki üretim olanakları ile seramik ve porseleni nasıl biraraya getiririm düşüncesinden yola çıktım. Her malzemenin doğasını ve yapım tekniklerini zorlayarak tasarladığım kahve setleri keyif koleksiyonu adı altında böylelikle oluştu.
Kahve içme keyfini bir seremoni haline getirmeyi hedefleyerek farklı setler tasarladım. Kahve ve kültürümüzün ikonu haline gelmiş motifleri topladım. Kahve ağacının ilk bulunduğu yer olan Habeşistan’ın Koffa yöresinin Arapça karşılığı “gohwah”tır.
Araplar bugün bilinen kahveyi henüz tanımıyorlarken kelime, keyif veren içki, şarap anlamında kullanılıyormuş. Bugünkü anlamını 14’üncü yüzyılda kazanmaya başlamış. Sözcük, Türkçe’de kahveye dönüşmüş, buradan da Avrupa’ya geçerek cafe, coffee şeklini almıştır.
Özlem Tuna’nın büyük emek ve çabalarıyla hazırladığı sunumun daha fazlasını görmek gezmek istiyorsanız buyrun Scneiderstempel Müzesine… Adres: Bankalar Caddesi Felek Sokak No: 1 Karaköy
Editör: CENGİZ BAYSU