Galatasaray bu sezon tarihinde 16. Kez Şampiyonlar Ligi gruplarında mücadele etti.
Avrupa Fatihi ünvanlı, Avrupa`da bu kadar sene boy göstermiş ve başarılara ulaşmış, kuruluş amacı olarak da “ Maksadımız İngilizler gibi toplu bir şekilde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek “ sloganını benimseyen bir takımın, bu sene gruplarda Real Madrid, Paris Saint Germain ve Club Brugge ile karşılaşmalarında Club Brugge maçları dışında kalan 4 maçta hiç bir varlık gösterememesi ve isteksiz bir futbol oynaması hiç kabul edilemez bir gerçek.
Bazı şeyleri kabul edebiliyoruz. Nedir bunlar ?, diye soracak olursak ..
Real Madrid ve Paris Saint Germain takımları bizim seviyemizin çok üstünde ve çok pahalı kadrolar.
Kadroları yıldızlarla dolu. Bunları Fatih Terim`de zaten maç öncesi ve maç sonrası demeçlerinde vurgulamıştı..
Futbolda yenilmek doğal bir sonuç olabilir. Ama kabul edilemez olan, zaten yenilmek değil. Baktığımızda mücadele isteği, hırs, azim ve gayret hiçbir şey göremedik.
Bu takıma sezon başı birçok transfer yapıldı. Bu kadar transfer yapmak ve onları takıma uyumlu hale getirmekte zor, bu da kabul edilebilir. Ama Seri, Nzonzi, Belhanda, Nagatomo, Emre Mor, Mariano, Babel ne verdiler takıma ? Mücadele görebildik mi ? Sadece umursamaz tavırlar görebildik.
Bu saydığım oyuncuların piyasa değeri de 50 Milyon Euro`yu aşıyor. Elimizde örnek olarak bir de oynadığını göremediğimiz El Tigre lakaplı sakat Falcao var.
Kötüleri saydık. Bari az biraz kıpırdayan, istekli gözüken isimlerinde hakkını verelim.
Başta Ömer Bayram ve Lemina olmak üzere birazcıkta Marcao, Luyindama ve Donk`u sayabilirim. Ama total olarak baktığımızda bu isteksiz, çabuk dağılan takımın içinde onlarda kayboluyorlar.
Fatih Terim oynanan futboldan memnun değil. Sezon başından beri memnun değil ama daha bir hamlesini de göremedik. Hep bu formayı mevcut oyuncuların hak etmediğini ve hak edenlere forma vereceğini söyleyip duruyor. Ama sonuca bakarsak aynı isteksiz futbolcu grubu ile oynamaya devam ediyor.
Bu takımın altyapıdan gelecek gencecik çocukları var. Zamanında Semih Kaya, Ozan Kabak, Arda Turan gibi formayı bir defa alıp belki de oyun kabiliyetleriyle hiç bırakmayacaklardır. Oynasalar Belhanda`dan, Nagatomo`dan ya da Nzonzi`den daha mı kötü oynayacaklar ? Cevabım kesinlikle hayır.
Fatih Terim gibi gençlere şans vermeyi seven bir hocanın bu kadar isteksiz futboldan şikayet edip, gençlere şans vermemesi de ayrı bir soru işareti benim için… Acaba hocanın kafasındaki ne ?
Şampiyonlar Ligi rüyası farklı yenilgilerle ve rezil futbol ile sona erdi. Galatasaray, Türkiye Kupası`nda da TT Arena`da Tuzlaspor`a 2-0 mağlup olarak rövanş öncesi kupayı da tehlikeye attı. Şimdi elde kalan sadece Süper Lig…
Bu kötü oynanan sezonda ligde lider Sivas`tan 7, ikinci Beşiktaş`tan 4 puan geride olması bile bir mucize bu takımın.. Hocanın ve futbolcuların kendine gelip, ilk yarının son maçlarını kazanarak ligin ikinci yarısında liderlik yarışı içinde olmaları gerekiyor.
Bugüne kadar tribünde Galatasaray`lılar, Sahada mücadele eden azınlık futbolcular, Kulübede Fatih Terim çaresiz bir görüntü çizdi oynanan futbol karşısında… Ligin ikinci yarısında Fatih Terim`den sihirli bir değnek beklemek dışında bir çaresi yok kimsenin.. İnşallah hoca yine sihrini yapar.
