Benim için ülke sınırları içinde eğlenceli bir yaz tatili dendiğinde akla ilk gelen yer Muğla`nın Bodrum`udur. Bodrum, yerleşik nüfusu 250 bin olan ama yaz aylarında tatilcilerin akın etmesi ile birlikte nüfusu 1 milyona ulaşan bir tatil beldemizdir.
Tabi duruma bu açıdan bakıldığında Bodrum, yaz aylarındaki nüfus artmasıyla ve alınan göçlerle birlikte kendi yağında kavrulan bir ilçeden daha çok “Büyükşehir Belediyesi” kıvamına ulaşıyor. Dolayısı ile bu kadar nüfusun ve göçün olduğu bir yerde de sıkıntılar bitmiyor. Öncelikle trafik yoğunluğu büyük bir problem… Yazları ve bayram tatillerinde durma noktasına geliyor.
Bodrum, yerli ve yabancı turistlerin rağbet gösterdiği ve çok tercih ettiği bir tatil merkezi… Gelen yerli ve yabancı tatilciler sabahlara kadar Bodrum eğlencelerine kendilerini bırakıyorlar. Yani Bodrum sabahları dinlence, akşamları ise eğlencenin başkenti oluyor. Yazının başlığında belirttiğim “darbe mi?” sorusu da işte bu eğlenceden kaynaklanıyor. Çünkü Bodrum Belediyesi`nin aralık ayı meclis toplantısında Bodrum Yarımadası'nda gürültü kirliliğinin önlenmesi, içki ruhsatı verilen sınırların dışına çıkan işletmelerin önüne geçilmesi için aldığı kararlar yeni turizm sezonu öncesinde hayata geçirilecek.
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Belediye Meclisi'nde konuyu görüşüp karara bağladıklarını, herkesin huzurlu bir tatil yapması için saat 24.00'den sonra üstü açık mekanlarda canlı müziğe izin verilmeyeceğini söyledi. Bir çok işletmenin anlayışla, canlı müzik mekanlarının üzerini saat 24.00'den sonra kapatmak için hazırlığa başladığını dile getiren Başkan Aras şu bilgileri de ekledi; “Bodrum merkezde, Neyzen Tevfik’i bar ve canlı müzik bölgesinden çıkardık. Çünkü o bölge konutlara ve marinaya yakın. Sabah erken saatlere kadar orada ciddi bir gürültünün olması ister istemez o bölgenin cazibesini yok etti. O bölgedeki mevcut işletmelerin ruhsatları iptal olana kadar, ya da kapanana kadar devam edecek. Ancak bundan sonra o bölgeye yeni bar ruhsatı verilmeyecek. Desibel aşımı yapanların ruhsatları iptal edecek.”
Başkan Aras ayrıca; “Bodrum'a tatile gelen herkes istediği ortamı bulacak. Ancak eğlence, gürültü, dinlenme birbirine karışmamalı. Titiz bir çalışma sonunda hangi bölgelere eğlence ve müzik ruhsatı verileceği belirlendi. Bunu da esnaf ve turizmcilerle sık sık toplantı yaparak belirledik. Amacımız herkesin birbirine saygı içerisinde ve kimseyi rahatsız etmeden tatilini geçirip ilçemizden mutlu ayrılmalarını sağlamak. Bodrum’u eğlencesiz, eğlenceyi de kontrolsüz düşünemeyiz.” diyor.
Başkan Aras alınan karar ve yapılacakları böyle açıklarken, Bodrum esnafını ise alınan karar ikiye bölmüş durumda bulunuyor. Bodrum gecelerinin olmazsa olmazı canlı müziktir ve canlı müzik açık havada, o güzel Bodrum havası solunarak yapılır/dinlenir diyenler ile kimse kimseyi gece 00.00`dan sonra rahatsız etmemeli diyenler bulunuyor. Turistler de aynı şekilde ikiye ayrılmışlar. Bu yasak kapsamını genişletirsek, büyük otel ve beş yıldızlı tatil köyleri dahi açık hava diskolarında sabahlara kadar müzik yayını yapamayacaklar.
Bu arada bazı bölgelere canlı müzik ruhsatı verilecekmiş… Bu bölgelerden bazıları; Bodrum merkez, Gümbet mahallesi, Ortakent mahallesi, Turgutreis mahallesi, Yalıkavak mahallesi ve Türkbükü mahallesiymiş.
Şahsen ben yasağı kısmen desteklemekle birlikte, saat konusunun biraz daha esnetilerek 01.00-01.30`a kadar sürmesi gerektiğini düşünüyorum. Bodrum`un bu kalabalığa ulaşmasında ve bu kadar turist çekip, gelir elde etmesinde bu eğlencenin merkezi olma durumunun çok fazla payı olduğunu düşünüyorum. Aslında bu yasağın neler getirip, neler götüreceğini bu sene ve sonraki yıllarda turist sayısı ve yorumları ile daha net görebileceğiz. Bekleyip, bu işin eğlencenin merkezine darbe mi? yoksa düzenleme mi? olduğunu hep beraber görelim…
