Bir dizi açılış ve toplantı için geldiği Bartın'da ilk olarak Valiliği ziyaret eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, burada çocuklar tarafından çiçeklerle karşılandı.
Şeref Defteri'ni imzaladıktan sonra makama geçen Varank, Vali Nurtaç Arslan'dan brifing aldı, kentteki sanayicilerle basına kapalı toplantı yaptı.
Varank, daha sonra AK Parti İl Başkanlığını ziyaret ederek çalışmalar hakkında İl Başkanı Turhan Kalaycı'dan bilgi aldı. AK Parti'nin kuruluş yıl dönümünü partililerle pasta keserek kutlayan Varank, İl Başkanlığı önünde vatandaşlara ve partililere hitap etti.
Bakan Varank, burada yaptığı konuşmada, AK Parti'nin Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmak üzere şu anda herkesin dünya lideri olduğunu kabul ettiği Recep Tayyip Erdoğan tarafından kurulmuş bir dava hareketi olduğunu söyledi.
Kardeşliklerini büyüterek Türkiye'yi büyüteceklerine inandıklarını ifade eden Varank, "Bir ve beraber olarak bu bayrağa en güzel hizmeti yapacağımıza inandık ve onun için de 21 yıldır bu ülkenin aziz vatandaşları hangi hizmet ve yatırımı hak ediyorsa onu yapmak, onun mücadelesini vermek üzere de yıllardır büyük kavga veriyoruz." diye konuştu.
"Türkiye'de vesayet rejimiyle büyük kavgalar verdik"
Varank, Karadeniz'in barış deniziyken şu anda iki komşunun savaşına şahitlik ettiğini belirterek, şunları söyledi:
" 'Bu savaşı kim durdurabilir, bu iki ülke arasında arabuluculuğu kim yapabilir?' dediklerinde bütün dünya ülkeleri Türkiye'yi gösteriyor. 'Dünyada tahıl krizi var, milyonlarca insan aç kalabilir, bu işe çareyi kim bulabilir?' dediklerinde, 'Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan bulabilir.' diyorlar. Biz 21 yılda büyük mücadelelerle, büyük kavgalarla bu ülkeyi vatandaşlarımızın hak ettiği konuma yükseltmek için çalıştık."
Geçmiş dönemlerde verdikleri mücadelelere değinen Varank, "Türkiye'de vesayet rejimiyle büyük kavgalar verdik. Yeri geldi askerin, yargının içerisindeki gruplar bu ülkede kendi iktidarını oluşturmaya çalıştı. Bürokrasi kendi bağımsızlığını ilan ederek bu ülkeye tahakküm etmeye çalıştı. Yeri geldi bizzat darbe teşebbüsünde bulundular. Sayın Cumhurbaşkanımız, Türk milletinden aldığı güçle, özellikle arkasında dimdik duran teşkilatımızdan aldığı güçle bu mücadeleyi en güzel şekilde verdi." ifadelerini kullandı.
Varank, dünyanın bir türbülanstan geçtiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünya dalgalı deniz halinde, ülkeler gemilerin pusulalarını nereye çevireceklerini bilmez halde bir uluslararası siyaset yaşıyoruz. Yeri geliyor Karadeniz'de savaştan bahsediyorlar, yeri geliyor Çin ve Tayvan arasında birilerinin kaşıdığı konular acaba dünya ekonomisini nasıl etkileyecek, bunları tartışıyoruz. 'Bu dalgalı denizde Türkiye Cumhuriyeti gemisini kim idare edebilir, kim en güzel şekilde bu gemiye kaptanlık yapabilir?' diye sorduğunuzda sadece teşkilatlarımız değil, yüzde 51, 52 bize oy veren vatandaşlarımız değil, emin olun muhalefet partilerinin de temsilcileri ne diyorlar biliyor musunuz? 'Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan'dan başka bu tecrübeye sahip lider yok. Bu dalgalı denizde bu gemiyi ancak Recep Tayyip Erdoğan en güzel şekilde yönetebilir.' diyorlar."
"2023 seçimleri dönüm noktası"
Bartın'da sanayi yatırımı için arsa arayanların olduğuna dikkati çeken Varank, "21 yıl önce adeta bir köy gibi olan bu şehrin merkezinde size deseydim ki, 'sanayiciler gelecek, yatırım yapacak yer arayacaklar', siz bana inanmazdınız. Bugün biz Bartın sanayisinin geldiği noktayı konuşuyoruz. 'Turizmde hangi yatırımları fazla yaparız, buraya daha fazla turist çekeriz, buraya yurt dışından kruvaziyer gemiler nasıl gelebilir, tarımda hangi destekleri verir, daha ileri gideriz?' bunu konuşuyoruz. Bu başarı hikayesini devam ettirmek, Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmak, Türkiye'yi geçmişte olduğu gibi talimat alan bir ülke değil, talimat veren tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti haline getirmek ve devam ettirmek istiyorsak, 2023'te yapacağız çalışmalar çok önemli. 2023 dönüm noktası." değerlendirmesini yaptı.
Varank, 2023 seçimlerini kazandıklarında Türkiye'nin geleceğinin çok daha aydınlık olacağını dile getirdi.
Türkiye'de yapılmamışları yaptıklarını, plan ve projelerinin muhalefetin yanına bile yanaşamayacağı ufukta olduğunu söyleyen Varank, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bugün Türkiye'nin arabasını konuştuğumuzda muhalefet ne diyor, 'Bu arabayı yapamazsınız, yapsanız bile satamazsınız!' 29 Ekim geliyor. Allah'ın izniyle Türkiye'nin otomobilinin fabrikasını 29 Ekim'de açacağız. Araçlarımız seri üretim bandından inmeye başlayacaklar. Biz diyoruz ki uzayda bir yarış var, Türkiye asla bu yarıştan geri kalmamalı. Eğer Türkiye'nin geleceğini ipotek altında bırakmak istemiyorsak, mutlaka uzay çalışması yapmalıyız. Çocuklarımız Samanyolu Galaksisi'ni araştırarak geleceğe dair planlar yapmalılar. Biz Samanyolu Galaksisi dediğimizde muhalefetin aklına ne geliyor biliyor musunuz? Sadece saman geliyor. İşte böyle vizyonsuz bir muhalefetin bu ülkeye vereceği hiçbir şey yok."
AK Parti Grup Başkanvekili ve Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç da AK Parti'nin nice yıllar bu ülkeye hizmet edeceğini belirterek, "Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Nice zorlukları, badireleri milletimizle birlikte aştık. İnşallah Türkiye 2023'te milletimiz kazanımlarından geriye dönmeyecek." dedi.
"Sanayideki kayıtlı istihdam 5 milyona yaklaştı"
Bakan Varank, Bartın Kültür Merkezi'nde düzenlenen Sosyal Gelişmeyi Destekleme Programı (SOGEP) Projeleri Toplu Açılış ve İmza Töreni'nde yaptığı konuşmada da Batı Karadeniz Kalkınma Ajansının (BAKKA) destekleriyle hayata geçen 28 milyon liranın üzerinde değere sahip 12 projenin resmi açılışı için şehre geldiklerini belirtti.
Varank, kentlerin, ülke ekonomisine katkısını maksimum seviyeye çıkarmayı ve böylece topyekun kalkınmış bir Türkiye oluşturmayı hedeflediklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Bölgesel kalkınma politikalarının yanında ulusal seviyede sanayinin gelişmesi için de büyük çaba harcadık. Milli teknoloji hamlesi vizyonuyla hazırladığımız 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi çerçevesinde ülkemizin her yönden dışa bağımlılığını azaltacak politikalar uyguluyoruz. Kritik teknolojilerin yerli ve milli imkanlarla üretilmesi, sanayimizin dijital dönüşümünün hızlandırılması ve yenilikçi girişimciliğin geliştirilmesi konularında tüm imkanlarımızı şu anda seferber etmiş durumdayız. Hamdolsun tüm bu yoğun çalışmalarımız meyvelerini vermeye devam ediyor. Bakınız, salgın şartlarına rağmen son açıklanan verilere göre, sanayideki kayıtlı istihdam 5 milyona yaklaştı."
Türkiye'de 2009 yılında sanayide kayıtlı çalışanların sayısının 2 milyon 890 bin olduğu bilgisini paylaşan Varank, "Bugün 5 milyon ve 2009'da bu ülkenin nüfusu kaçtı? 72 milyon, şimdi kaç? 85 milyon. Nüfusumuz yüzde 17 civarında artmış. Peki biz sanayideki istihdamı ne kadar artırmışız? Yüzde 75 artırmışız. İşte bu, yaptığımız işlerin nasıl meyve verdiğinin bir göstergesi. Emin olun, bu rakam tüm zamanların rekorudur. 12 aylık ihracata baktığımızda 250 milyar doları geçtiğimizi görüyoruz. Sanayi üretimimiz artmaya devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
Bakan Varank, Türkiye'nin sanayi üretiminin artmaya devam ettiğini belirterek, "Haziran ayında geçen yıla kıyasla yüzde 8,5'lik önemli artış söz konusu. Teknoloji tabanlı girişimcilik alanında da dolu dizgin giden bir tabloyla karşı karşıyayız. 2022 yılının ilk 6 ayında ülkemizdeki girişimciler, 1,4 milyar dolarlık yeni yatırım çekmeyi başardı." dedi.
"Büyüme trendi 2022'de de devam ediyor"
Türkiye'nin etrafındaki ateş çemberine rağmen hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlediğini dile getiren Varank, Kovid-19 salgın döneminde birçok ülke çok ciddi sorunlarla boğuşurken, Türkiye'nin güçlü sanayi altyapısı, kaliteli ulaşım imkanları ve jeopolitik konumu sayesinde alternatif bir küresel üretim merkezi olma iddiasını ciddi şekilde ortaya koyduğunu kaydetti.
Geçen yıl kaydedilen yüzde 11'lik büyüme performansının bu iddianın en somut kanıtı olduğunu ifade eden Varank, bu performansla Türkiye'nin G-20 ve Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında ilk sırada yer aldığını, 2022'de de bu trendin devam ettiğini söyledi.
"Daha müreffeh bir Türkiye'yi inşa edeceğiz"
Varank, enflasyondaki sorunun çok büyük kısmının küresel piyasalardaki dalgalanmalardan meydana geldiğine dikkati çekerek, Türkiye'nin petrol, doğal gaz ve petrokimyada dışa bağımlı ülke olduğunu, geçen sene petrol ve doğal gaz için ödenen 45 milyar dolarlık enerji faturasının bu yıl 100 milyar dolara çıktığını aktardı.
Enflasyonun büyük kısmının buradaki farklılıklardan geldiğinin altını çizen Bakan Varank, bu sıkıntıları en hafif şekilde atlatabilmek için vatandaşların imkanlarını artırma gayreti içerisinde olduklarını dile getirdi.
Varank, "Çok daha rahat ve müreffeh bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Biz bunu zamanında başardık. Yüzde 180 enflasyonlardan bu ülkeyi tek haneli enflasyonlara getirdik mi, getirdik. Yine başaracağız. Yeter ki bir olalım, beraber olalım, hep birlikte bu ülke için çalışmaya devam edelim. Biz yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı artırmaya odaklı politikalarımızla büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa edeceğimize inanıyoruz." diye konuştu.
"Çocuklarımızın geleceğini hiçbir ülkeye ipotek ettirmeyiz"
Türkiye'nin kendi doğal gazını Filyos Limanı'ndan karaya çıkaracağına işaret eden Varank, şöyle devam etti:
"Şimdi bize inanmayanlar, 'Orada gaz mı varmış?' diyenler, emin olun onlar da bu imkanlardan faydalanacaklar. Biz büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etmek için büyük mücadeleler verdik. Bugün Abdülhamid Han gemisini Akdeniz'den yola çıkarıyorsak ve bütün Batı'nın engellemelerine, itirazlarına rağmen Akdeniz'de sondaj araması yapıyorsak, bunun bedeli o kadar ucuz değil. Biz 21 yıldır bunun mücadelesini, tam bağımsız Türkiye'yi inşa etmenin mücadelesini veriyoruz. İşte o kararlılığımızı yapabildiğimiz için kendi gemimize Abdülhamid Han ismini koyup Akdeniz'de sondaj arama faaliyetlerine gönderebiliyoruz. Karadeniz'de yaptıklarımız getirisini getiriyor, emin olun müthiş projeden bahsediyoruz. Belki yarın öbür gün Akdeniz'de de bunu bulacak ve tüm dünyaya şunu ilan edeceğiz: Bizim nasıl 780 bin kilometrekarelik vatanımız varsa, Akdeniz'de de Mavi Vatan'ımız var. Torunlarımızın, çocuklarımızın geleceğini hiçbir ülkeye ipotek ettirmeyiz. Batı'ya ipotek ettirmeyiz, kendi hükümranlık alanımızda kendi çalışmalarımızı yaparız ve Mavi Vatan'da da çok güzel gelişmeleri başarmış oluruz."
Kaynak: AAEditör: AA
