SON DAKİKA
reklam
reklam

Trump’ın etkisiyle

Köşe Yazarı: Cengiz BAYSU   Eklenme Tarihi: 7 Şubat 2025, Cuma - 12:28   Okunma Sayısı:

Panama Kanalı'nın ardından

    ABD Başkanı Trump, Danimarka'dan Grönland'ı satın almak istediğini yineleyerek "Grönland'ı alabileceğimize inanıyorum çünkü bu, dünyanın özgürlüğüyle ilgili. Oraya özgürlüğü götürebilecek olanın biz olmamız dışında konunun ABD ile alakası yok." değerlendirmesinde bulunmuş,

    Başkan Trump'ın "Panama Kanalı'nı geri almalıyız" çıkışının ardından Bakan olarak atadığı milyarder Elon Musk, çılgın açıklamalara imza atıyor. Trump, Kanada'nın, ABD'nin 51. eyaleti olması isteğine ilişkin gazetecilere yaptığı açıklamada, "Kanada'da çok arkadaşım var ve onlar bizi, beni seviyor. Ancak Kanada, yıllardır ABD'den istifade ediyor ve buna izin vermeyeceğiz. (Kanada'yı) Eyalet olması gereken bir ülke olarak görüyorum. O zaman daha iyi muamele ve hizmet görecekler, daha düşük vergiler olacak ve daha güvenli olacaklar." demiş.

    Yeni açıklama ise insanı çıldırtacak nitelikte… Elon Musk, garip bir teklifi dile getirmiş. İngiltere ve Fransa'yı rahatsız edecek bu teklif: Manş Denizi! ABD Başkan Donald Trump ve yönetimi, Kanada, Panama Kanalı ve Grönland'ın ardından Fransa ve İngiltere'yi birbirinden ayıran Manş Denizi’ne de el atmışlar.

Trump'ın kabinesinde Bakan olarak görev alan Elon Musk, Fransa ile İngiltere'yi birbirinden ayıran Manş Denizi'nin adının 'George Washington Kanalı' olarak değiştirilmesini önermiş. Hatta Manş Denizi’nin adına da George Washington Kanalı diyeceklermiş.  Sosyal medya Trump yanlılarının 'İngiltere'yi de mi fethedeceğiz?' sözleriyle çalkalanmaya başlamış. İngiltere ve Fransa çok tedirgin olmuşlar.

 

Yorum

    Ay bu haber çok hoşuma gitti, keyfim yerine geldi. Hele Fransa hiç korkmasın! Bir zamanlar NATO’dan çıkmış sonra tekrar girmişti. NATO’nun beyninin sulandığını söylemişti. Türkiye’ye Akdeniz ordusunu salık vermişti. ABD hep Orta Doğu’ya ve Orta Amerika ülkelerine mi sataşacak? Bir de size dil uzatsın bakalım. İngiltere ise ABD’nin stratejik dostudur ve bu işten kârlı çıkacaktır.

 

Akdeniz’de aleyhimize gelişmeler

    Bazı komşularımızın ve çevremizdeki ülkelerin lider veya yöneticileri, zaman zaman cesarete kapılarak ülkemiz hakkında ileri geri fikir yürütebilme isteklerini tatmin ediyorlar. KRY (Kıbrıs Rum Yönetimi), Yunanistan, Irak Kürt Yerel Yönetimi, Suriye, İran ve İsrail’in tutumları buna güzel örnek teşkil etmişti.

    Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Doğu Akdeniz’de başlatmayı planladığı doğalgaz sondaj çalışmalarına Türkiye tepki gösterince Yunanistan Savunma Bakanı, “Biz Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Uluslararası Deniz Hukuku’ndan kaynaklanan haklarını koruyabilecek güçteyiz” demek suretiyle gereksiz bir çıkış yapmış, bir süre sonra da İsrail’e gitmişti.

    Bu ikili görüşmede Yunan Bakan’ın bazı askeri anlaşmalar yaptığına dair basında haberler çıkmıştı.

    Yunan Savunma Bakanı’nın karasularını 12 mile çıkarma isteğini bir kez daha dile getirmesi zamanlama açısından ilginçti. Bakan, Akdeniz’deki gelişmeleri kararlılıkla izledikleri yönünde Yunan Parlamento komisyonunda konuşmalar bile yapmıştı.

 

Dikelya üssü ve İngiltere

    AB mensubu üyeler, giderek zayıflayan ekonomilerini toparlayabilmek için birbirlerine çalım atmaktan geri kalmıyorlar. Kıbrıs’ın Rum tarafında bulunan Dikelya üssünün sahibi İngiltere de böyle bir enerji havzasından kendisine pay çıkarmak isteyecektir elbette.   

    Yunanistan, bu değerlendirmeyi yapmış olacak ki, Türkiye’den gördüğü tehdidi bahane ederek AB’den para yardımı istemiş ve kendisinin ‘mağdur’ konumunu kuvvetlendirmek üzere kılıf bile hazırlamıştı. Böylece ekonomik durumunu daha da güçlendirmeyi (!) ve inleyen halkının dertlerine çare bulmayı düşünmüştü.

 

İsrail’e gelince 

    Çevresindeki ülkelerin petrol denen servetin içinde yüzmelerine rağmen bu zenginlikten yoksun olan İsrail, Türkiye ile arasında bugüne kadar var olan askeri anlaşmalar nedeniyle adeta ayrıcalık elde etmiş bir ülke konumundaydı.

    Birtakım vaat ve tehditlerle iş başına gelen Trump’ın İsrail’e destek sağlayacağı ve petrol konusunda imkânlar sağlayacağı kesindir.

    Amerikan petrol şirketlerinin Rum tarafıyla iş birliği içinde olması, ‘Büyük abi’yi Rum kesimine destek veren konuma çekmektedir. İsrail, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bölgesinde istihbarat faaliyetleri için üs elde etmiş ve ekip göndermiştir. 

 

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam