SON DAKİKA
reklam
reklam

EĞİTİM SİSTEMİN'İN İÇİNDEKİ ZEHİRLİ SARMAŞIK

Köşe Yazarı: Kübra Çelepi   Eklenme Tarihi: 20 Eylül 2018, Perşembe - 10:10   Okunma Sayısı:

 

Geçtiğimiz hafta başında eğitim öğretim zili çaldı ve öğrenciler onları nasıl bir sene'nin beklediğinden habersiz okul sıralarını doldurdu. Anaokulu'ndan ilkokul'a, ortaöğretim'den üniversite'ye kadar her öğrencide aynı ilk gün heyecanı belki de özlemi hakim.  Arkadaş'a özlem, öğretmen'e özlem, tenefüslere ve küçük bir ihtimal de olsa derslere özlem belki.  Evet ders özlemini küçük bir ihtimale sığdırdım çünkü mevcut eğitim sistemimiz öğrenciyi sarıp sarmalayan cinsten değil. Öğrenci nasıl tutunsun ki sağlam olmayan bu dala, nasıl benimsesin? Sene başında kendini hazırlağı gidişat yolun yarısında değişiyorsa o yolda ne kadar sağlam adım atılabilir? Burda eleştirdiğimiz kesim bu sistemi değiştirenler değil sadece. Doğru sistemi oturtmak için çaba sarf ediliyor fakat eğitim denen husus deneme-yanılma yöntemine elverişli midir? 

 

Geleceğe ışık olacak nesil, öğrenmenin en altın çağında kendini yükseköğretime atmak için gerekli olan sınavlara hazırlanırken kaygı denizinde boğuluyor. Üstelik kendini karaya atmak için hangi liman olduğu fark etmeksizin herhangi bir üniversitenin herhangi bir bölümünü yazabiliyor.  Bu da geleceğini planlamaktan aciz, amacı körelmiş bir nesil çıkartıyor ortaya. Böyle bir genç nüfusa sahip ülkeler ne kadar ileri gidebilir? Peki eğitim sistemini sarmış bu zehirli sarmaşığı kökünden kazayacak sistemler mevcut değil mi?

 

Sınav sisteminin ortadan kaldırılmasının ardından yerine oturtulabilecek sistemler tabiki mevcut. Bunların uyguluma kısmına en elverişli olanı öğrencinin lise puanına göre üniversiteye yerleşmesi. Birçok ülkede sistem bu şekilde işliyor. Türkiye'de bu sistem çok ütopik olmasa gerek! Bu şekilde lise öğrecileri ilk 3 yılını boşlayarak geçirmek yerine ipin ucunu daha sağlam tutuyor. Erken belirlenmiş bir hedefe ulaşmada başarı oranı daha yüksek. Öğrencinin kendini son bir yıl içine hapsetmesi, ruhsal bir çöküşü beraberinde getirmekle kalmıyor ailelerin tutumlarında baskı faktörünü egemen kılıyor.

 

Eğitim sistemi'nin içine böyle yeni  bir tohum atılırsa filizlerini vermesi çok geçe kalmayacaktır. Daha eğitimli ve daha başarılı bir nesil geleğe ışık olacaktır.

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam