Warning: imagecreatefromjpeg(/var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/../dosyalar/gorsel/2019/03/31/1.jpg): failed to open stream: No such file or directory in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 44

Warning: imagesx() expects parameter 1 to be resource, bool given in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 3

Warning: imagesy() expects parameter 1 to be resource, bool given in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 4

Warning: Division by zero in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 11

Warning: imagecopyresampled() expects parameter 2 to be resource, bool given in /var/www/vhosts/tunaydingazetesi.com/httpdocs/_efsanfit/fonksiyon.php on line 28
SAVAŞTAN KAÇIŞ VE BİR GÖÇ HİKAYESİ - Tünaydın Gazetesi
SON DAKİKA
reklam
reklam

SAVAŞTAN KAÇIŞ VE BİR GÖÇ HİKAYESİ

Eklenme Tarihi: 31 Mart 2019, Pazar - 18:51   Okunma Sayısı: 106664
Türkiye’de Güncel Sanat denilince akla gelen ilk isimlerden Kezban Arca Batıbeki. "Vaad Edilmemiş Topraklar" isimli yeni kişisel sergisi ve sergi için hazırlanan kitabıyla sanatseverlerle buluştu.

Sergi; PİLEVNELİ Mecidiyeköy’ de, PİLEVNELİ Project tarafından gerçekleştirildi. 1984’ten bu yana, farklı platformlarda, kadın ve popüler kültür üzerine yaptığı işlerle tanınan, Türkiye’de sanatın değerli isimlerinden Arca, mültecileri temsil eden son sergisi de oldukça heyecan uyandırıcıydı. Kezban Arca Batıbeki, mülteciler üzerinden insanoğlunun başka bir yerde olma arzusunu irdeledi yeni sergisinde.

Gündeme ilişkin üretim yaparken güncel insanlık hallerini dramatize etmeden ele almanın yolunu, kendi estetik çizgisini korumakta buluyor Batıbeki. Böylece işleri hem toplumsal, hem de kişisel nitelikler kazanıyor.

Kezban Arca Batıbeki, kolajlarında kullandığı imgelerinde; mültecilerin otantik temsiliyeti ya da marjinalleştirilmesi riskine karşı her zamanki mesafeli tavrını korurken, kendine özgü sanatsal yorumlama pratiğiyle temayı dengeli ve yaratıcı bir aktarımla, farklı bir şekilde ele alıyor.

 

Batıbeki, göçler çağında; mülteci üreten coğrafyalardan ayrılan ya da ayrılmak zorunda bırakılan insanların hikayelerini, kolajlarında, sıradanlaştırmaktan ve dramatize etmekten uzak, incelikli bir mesafeyle yansıtıyor. Bu seri; Kezban Arca Batıbeki’nin anlatım pratiğinde, insana dair olağan ya da olağandışı durumları yansıttığı, yeni dünyalar olarak ortaya çıkıyor.

Batıbeki’nin kompozisyonlarının merkezinde yer alan ideal doğa tasvirleri olarak benimsenmiş eski manzara resimlerinin, plastik müdahaleler aracılığıyla tuvalin kalanıyla bütünleştirilmesi;Vaad Edilmemiş Topraklar’ın derinine saklanmış umut, inanç ve tutku tohumları etkisi yaratıyor.

Günümüzde mültecilerin yanısıra, toplumun her kesiminden insanın kaçış ve arayış özlemlerinin göstergesi olan, farklı coğrafyalardan, farklı kültürel, ekonomik ve toplumsal kimliklere ait oldukları gözlemlenen figürler, sadece hayatta kalabilmek, en temel insani yaşam şartlarına kavuşmak için değil, aynı zamanda kendi yaşamlarını şekillendiren politik ve siyasal olandan sıyrılma amacıyla da yer değiştiriyorlar. Sanatçının kompozisyonlarında karşımıza çıkan bu kimlikler, hareketlilik, göç ve çok kültürlü bir dünyada ortaya çıkan derin değişimlerin göstergelerine dönüşüyor.

Sanatçının internetten ve basılı yayınlardan elde ettiği, sınırlar ve ulaşılan yeni topraklardaki insanlık hallerine dair görüntüler, düşsel ve aynı zamanda ideal olarak tanımlanan manzaraları merkezine aldığı resimlerin gerçeküstü sahneleriyle kaynaşıyor ve bizi insanlık durumlarına karşı sorularla baş başa bırakıyor.

Likör fabrikasından dönüştürülen Pilevneli Mecidiyeköy’de sanatçının kolajlarının yanı sıra ziyaretçileri şaşırtacak bir enstalasyonu da yer alıyor. Eserlerde savaştan kaçanların toprak değiştirme hikayeleri ile sanatçının hayal gücü iç içe geçmiş..  

 

Batıbeki şöyle anlatıyor:

“Son yıllarda iç savaşlar, ekonomik ya da politik hoşnutsuzluklar her kesimden insanı coğrafya değiştirmeye yöneltti. Ama bir problem vardı. Mülteciler, hayal ettikleri bu coğrafyalarda yaşayan refah toplumları tarafından kabul görmüyorlar ve kendileri için vadedilmiş olduğunu düşündükleri bu topraklar tarafından istenmiyorlardı. Bu nedenle serginin adı ‘Vaad Edilmemiş Topraklar’ oldu. Uzun yıllardır, farklı gelir gruplarından insanların evlerinin olmazsa olmazı hayal peyzajlarına eşimle kafayı takmıştık. Manzaralardaki aynılık, neyin özlemiydi? Sonrasında, yıllarca çıktığımız seyahatlerde karşımıza beğendiğimiz örnekler çıktıkça bu peyzajlardan toplamaya başladık. Bu resimleri tuvalimde, kendi üslubumla nasıl değerlendiririm diye epeyce düşündükten sonra bu fikir ortaya çıktı. Sonrası da uzun bir süre, kolaj için kullanmak istediğim görselleri toparlamakla geçti. Bunun için binlerce fotoğraf taradım. Kısacası iki yıldır bu sergi üzerine çalışıyorum.”

 

Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: KÜBRA ÇELEPİ

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam