"Avrupanın en büyük…"
Avm si, Stadyumu, Havaalanı, Hastanesi, Otogarı,Kulesi,Köprüsü,
Kütüphanesi, Tropikal Kelebek Bahçesi,
Adalet sarayı vs… Hepsi bizde… övünüyoruzya…
Bir büyüklük hastalığımız var ki…Evlere şenlik…
Avrupayla kıyaslarız hep herşeyimizi…
Otogarımızı, adliye sarayımızı , ibadethanelerimizi, hastanemizi hava alanımızı, hemen her şeyimizi…
Bir de en büyük ceza evlerini inşaa ettik dediğimizde…Kendimizle ilgili kocaman bir soru işareti çıkar karşımıza ki eyvah eyvah …
Büsbüyük Otogarımızla övünürüz de bayramlarda 3 saatte içinden çıkılamayan halini aklımıza getirmeyiz…Kullanışlı mı ihtiyaca uygun mu onu hiç düşünmeyiz.
‘’En büyük hava alanını yapıyoruz’’ deriz de mega kent istanbulun su yollarını bozduğumuzu bitki vede ağaç dokusunu yani akciğerlerini , kuş yolllarından rüzgar akışına kadar bozduğumuzu yani istanbulu bitiriverdiğimizi aklımıza getirmeyiz, düşünmek istemeyiz…
Camii nin en büyüğünü yapabiliriz…Hatta her mahalleye her sokağa her meydana da yapabiliriz…Ama bu insanımızı daha da insan daha da vicdanlı merhametli, biribirine sevgiyle yaklaşabilen , daha ahlaklı, komşusu açken tok yatamayan bireyler yapabiliyor mu ? Buna bakmayacak mıyız ?
‘’Avrupanın En büyük adalaet sarayı’’ bizde derken içinde adalet hak hukuk var mı? Buna bakmayacak mıyız …
Tarihi Rami kışlası imara açıldı. Yapılaşma süreci başlarken bir de öğrendik ki Türkiyenin en büyük kütüphanesi de orada kuruluyormuş. İçinde 10 milyon kitap bulunacakmış…Büyüklüğü de içindeki kitap adedinden geliyor sanırım. Tarihi yapıya imara ne de güzel sosyal anlam yükleniverilmiş değil mi …
Avrupayla kıyaslarken hemen her şeyimizi bir de bakmışız kendi kendimize rekabet halindeyiz aslında…Türkiyenin en büyük AVM si diye dökülür tanıtımlar reklamlar…Sora en büyük ikincisi en büyük beşincisi vs vs vs …
Bakıyorum da bu büyüklük hastalığından sanırım kurtulmamız bu gidişle zor, gibi…
Oysa kendi başarılarımızın uzerıne bır cıta daha koyabılmek olsa hedefimiz sanırım dahayaşanılır bir Türkiye hepimizin ihtiyacı da bu aslında
