SON DAKİKA
reklam
reklam

Jenkins’ten Irkçılığa Karşı Duran Bir Uyarlama

Köşe Yazarı: Sinan ERDOĞDU   Eklenme Tarihi: 25 Nisan 2019, Perşembe - 11:22   Okunma Sayısı:

Amerikalı yönetmen ve yazar Barry Jenkins’i tüm dünya 2008 tarihli Medicine for Melancholy ve 2016 tarihli Ay Işığı (Moonlight) ile tanıdı. Jenkins’in son çalışması olan Sokağın Dili Olsa (If Beale Street Could Talk) ise Türkiye’deki sinemaseverle 38.İstanbul Film Festivali aracılığıyla buluştu. 1974’te yayımlanan ve James Baldwin tarafından kaleme alınmış romanın sinema uyarlaması da çok ses getirdi.

Hikayemiz; biri hamile bir kız, biri de hapiste olan bir oğlan olmak üzere iki genç sevgilinin hikayesini anlatıyor. İki tarafın aileleri de; birbirleriyle özellikle de kayınvalideler tarafında çok sorunlu. Kayınbabaların tarafında her ikisi de  birbirleriyle iyi anlaşıyorlar. Hapiste uğrayan çocuğun iftiraya uğradığını, hamile olan diğer kızın ise yaşama tutunma mücadelesi sergilediğini, bu arada Amerika’da şimdilerde bir miktar azalsa da siyahilere karşı ayrımcı tutumların toplumları nasıl etkilediğini gözlemleme ve düşünme şansına sahip oluyoruz. Tabi; bütün bunlar kitabın yazarı James Baldwin’ın babasının ve aynı zamanda Caz Müziğinin de önemli isimlerinden olan Louis Armstrong’un doğduğu ve uzun yıllar yaşadığı Beale Sokağı etrafında gelişiyor.

Baldwin kitabın tanıtım yazısında şu satırları kaleme alıyor ve diyor ki;

“"Amerika’da doğan her siyahi insan; herhangi bir Amerikan şehrinin siyahi mahallesinde de doğsa, Jackson’da, Mississipi'de veya Harlem'de, New York’ta doğsa da Beale Sokağı’nda doğmuştur. Beale Sokağı bizim mirasımızdır. Bu roman imkânsızlık ve imkâna bu mirası ifade etmenin mutlak zaruretine değiniyor. Beale Sokağı gürültülü bir sokaktır. Çalan davulların anlamını çözmek okuyucuya bırakılmıştır."

James Baldwin demişken; İstanbul’da uzun  bir süre kaldığını ve hatta  Engin Cezzar-Gülriz Sururi çiftinin evinde Another Country romanını yazdığını kimi okuyucumuz biliyor, kimisi de bu yazımızdan sonra öğrenecek. Bu hikayeye kısaca eğilirsek 1961 yılında Another Country-Bir Başka Ülke adlı  yeni romanını yazmaya başlayan ve romanının yarım bırakan Baldwin daha önceden 1957’de  tanıştıkları Engin Cezzar’a hem ziyaret hem de romanını tamamlamak için gelmiştir. Bu dostluk bir de Dost Mektupları adlı kitaba da konu olacak bir öyküdür. 1950'li yılların New York ve Paris'inde geçmesine karşın bugün de "yaşayan" bir roman olarak tamamlanan kitap İstanbul’da tamamlanır ve 1987’de  Mihalis Kakoyannis yönetmenliğinde sinemaya uyarlanır.  Bu arada yazar;yaklaşık 10 sene belirli aralıklarla İstanbul’da ikamet etmiştir.

Kitabı ele aldığımızda ise Amerika özelinden sıkı ve ajitasyona yer vermeyen bir ırkçılık eleştirisi görüyoruz. Doğru ve yerinde eleştiriler bunlar. 18 Yüzyılda köle tüccarlarının ucuz işçilik ve sömürme amacıyla getirilen siyahiler, Amerika’da yaşama tutunma mücadelesi verdiler, hor görüldüler, aşağılandılar, itibarsız hale getirilmeye çalışıldılar kısaca sokaktaki hayvan dostlarımızdan da; çok daha aşağı bir muameleye maruz kaldılar.  Peki ne oldu? Bugün  Amerika’ya yön veren,yönünü belirleyenler arasında çok sayıda siyahi var. Halen ise eski alışkanlıkları koruyanların hem kendi ülkelerine hem de insanlığa zarar vermekten başka bir işe yaramadıkları da ortada.

Gelelim filme, çarpıcı bir dil kullanılsa da;  birçok sahnede Hollywood esintilerinden pek de geri durmayan anlatı dilini görüyoruz. Bu durumu toparlayanda filmde gördüğümüz etkin oyunculuklar, en başta da Oscar’a layık bulunan  Regina King ‘in oyunculuğu ve Barry Jenkins’in de  yazarın ruhuna örtüşen senaryosu oluyor. Sinemadan çıktığımızda oyuncu dostum Mesut Erkalan’la sarsılarak çıktık. Bu arada Jenkins’in de James Baldwin üzerine bir film çekme çalışmaları mevcut. Onu da merakla takip edeceğiz.

İnsanoğlunu insan kılan belirli özellikler var ; dolayısıyla da kötülüğün veya iyiliğin ne siyahı, ne esmeri, ne sarışını, ne de beyazı var. Ayrımcılığa karşı bizlerin de ortak bir tavır takınması bugünlerde çok daha değerli.

 

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam