SON DAKİKA
reklam
reklam

Yeşil bina sayısı artıyor

Eklenme Tarihi: 25 Ekim 2021, Pazartesi - 04:16   Okunma Sayısı: 73959
Yeşil bina sayısında 2017’den beri dünyada ilk 10 ülke arasına giren ve 2019 yılında altıncı sıraya yükselen Türkiye, bugün Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada bulunuyor.



Sel ve orman yangını felaketlerinin yaşandığı, nehir ve havza rejimlerinin değiştiği, göllerin çekildiği ülkemizde iklim değişikliği ile mücadele her geçen gün önemini farklı şekillerde hatırlatıyor. TSKB Gayrimenkul Değerleme, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin gayrimenkul sektörüne yansımalarını ve bu konudaki öngörülerini ortaya koyan bir çalışma gerçekleştirdi. Çalışmaya göre;  yeşil bina sayısında 2017’den beri dünyada ilk 10 ülke arasına giren ve 2019 yılında altıncı sıraya yükselen Türkiye, bugün Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada bulunuyor. Türkiye genelinde yeşil bina sertifikasına sahip projeler incelendiğinde son yıllarda sırasıyla Kocaeli, Ankara ve İzmir illerindeki uygulamaların arttığı görülüyor. Gezegenimizi tehdit eden küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkileri, neredeyse tüm sektörler üzerinde şiddetini artırıyor. İklim değişikliğinin gayrimenkul sektöründe yarattığı etkilere ilişkin bir analiz gerçekleştiren TSKB Gayrimenkul Değerleme, yeşil binalara ve bu binaların sayılarının artırılması gerektiğine dikkat çekti. Gayrimenkul sektörünün, enerji tüketimini sınırlamak ve iklimle ilgili şiddetli hava koşullarına direnmek için yeni yöntemler ve malzemeler geliştirdiği belirtilen çalışmada, bunun en önemli örneği olarak gösterilen yeşil binalara ilişkin veriler yer aldı. Buna göre yeşil bina sayısında 2017’den beri dünyada ilk 10 ülke arasına giren ve 2019 yılında altıncı sıraya yükselen Türkiye, bugün Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada bulunuyor.

Yeşil bina uygulamaları ülkemizde ağırlıklı olarak İstanbul'da

Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) kayıtlarına göre; Türkiye’de toplam 518 adet sertifikalı proje bulunurken, bunlardan 425’i LEED, 70’i BREEAM ve ikisi B.E.S.T sertifikalarına sahip. Yeşil bina uygulamaları ülkemizde ağırlıklı olarak İstanbul ve çeperinde gelişim gösterirken, Türkiye genelinde yeşil bina sertifikasına sahip projeler incelendiğinde son yıllarda sırasıyla Kocaeli, Ankara ve İzmir illerindeki uygulamaların arttığı görülüyor. Özellikle Kocaeli yeşil bina uygulamaları açısından potansiyeli yüksek bir bölge olarak değerlendiriliyor. Çalışmada yeşil bina uygulamalarının standart bina uygulamalarına göre yüzde 7-15 oranında daha yüksek maliyetli olduğu bilgisi paylaşılırken, fayda-maliyet veya yaşam döngüsü-maliyet hesabı yapıldığında bu ön maliyet farkının kısa sürede geri döndüğü belirtiliyor. Yine binanın ekonomik ömrü göz önüne alındığında, suyu yaklaşık yüzde 40, enerjiyi ise yüzde 25-50 arası oranda daha az tüketen yeşil bina uygulamalarının standart binalara göre kullanma maliyetlerinin oldukça düşük olduğu vurgulanıyor.

 “Gayrimenkullerdeki uyumlaştırma süreci, binalarda değer artışı sağlayacaktır”

Hükümet, müteahhit, mal sahibi ve kullanıcıların bir araya gelerek iklim değişikliğinin gayrimenkul sektörü üzerindeki olumsuz etkilerine bütüncül yaklaşımla çözümler üretmeleri gerektiği belirtilen çalışmada şu açıklama ve öngörülere yer veriliyor: “Bu konuda hazırlanacak risk analizleri sonrasında önlemler alınmalı. Aksi halde riskli bölgelerde bulunan bazı gayrimenkullerin satılamaz hale geldiğini, sigorta primlerinin ödenemeyecek ölçüde yükseldiğini ve bu nedenle değerlerinin azaldığını görmek kaçınılmazdır. Hatta bu gayrimenkuller terk edilebilir ve kentte çöküntü alanları oluşabilir. Ayrıca değişen hava olayları nedeni ile yangın ve sel gibi afetlerden etkilenerek zarar görmüş yapıların bakım, onarım ve yeniden inşa maliyetlerinin büyük ölçüde artması ekonomik kayıplara neden olabilmektedir. İklim değişikliğine uyumlu hale getirilmek için bakım ve onarım gören gayrimenkul maliyetlerinin, kira kontratı süresi boyunca kullanım maliyeti olarak kiracıya yansıtılabileceği modeller tartışılmaktadır. Gayrimenkullerdeki bu uyumlaştırma sürecinin binalarda değer artışı sağlayacağı düşünülmektedir.”

“Yeni inşa edilen binaların kendisine yetecek enerjiyi üretmesi hedefleniyor”

Gayrimenkul sektöründe iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini hafifletmeye yönelik önlemlerden biri olarak yapı malzemelerinin önemine dikkat çekilen çalışmada, “Deniz seviyesinin yükselmesi ile kıyı bölgelerinde artan şiddetli fırtınalardan korunmak için binaların ve yolların yükseltilmesi, sıcak hava dalgaları ve yüksek ısı riskine karşı teknolojik yapı malzemelerinden yararlanılarak serin çatıların ve soğutma merkezlerinin kurulması iklim uyum önlemleri arasındadır. Güneydoğu Asya ülkelerinde geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen yapı malzemeleri ile projeler geliştirilmekte, kullanım ömrünü tamamlamış gayrimenkullerde ve yenileme işlemlerinde diğer inşaatlara malzeme tedarik edilmektedir. Yeni inşa edilen binaların hemen hepsinde kendi kendine yeterli enerjiyi üretmesi ve ideal olarak da kentsel ağa ek üretim sağlaması hedeflenmektedir. Akılcı çözümler ile bu karmaşık güçlüklerin üstesinden gelerek gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya ve katma değer üreten, tüm paydaşlarına kazanç sağlayan bir sektör bırakmak ise hayal değil” ifadeleri yer alıyor.

Sıfır Enerji Bina Nedir ?

Sıfır Enerji Bina, ısıtma, soğutma, aydınlatma ve diğer tüketimleri için çok düşük miktarda enerji ihtiyacı olan ve bu ihtiyacını da tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarından temin eden binadır. Sıfır Enerji Binalar; çok düşük enerji ihtiyacına sahip olabilmek ve ihtiyaç duydukları enerji miktarını belirli bir süre boyunca yenilenebilir kaynaklar yoluyla yerinde (veya uzakta) üreterek elde edebilmek için,  enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji üretimi kavramlarını bir araya getirir. Sıfır Enerji Binalar'a ulaşmak tüm dünyada ivme kazanan iddialı ancak giderek daha ulaşılabilir bir hedeftir. Son yıllarda özellikle ticari binalar, gerek sağladıkları maliyet ve rekabet avantajı ve gerekse de kanuni zorlamalar sebebiyle Sıfır Enerji Binalar geliştirmek konusunda artan bir ilgiye sahiptir. Bununla birlikte Sıfır Enerji Bina kavramı birçok yerel yönetimin kısa ve orta vade hedeflerinde yer almaya başlamıştır. Sıfır Enerji Bina, enerji verimliliği yüksek ve ihtiyaç duyduğu enerjiyi tesis içi ve/veya tesis dışı yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılayan bir binadır. Bununla birlikte Dünya Yeşil Bina Konseyi (WorldGBC) de, Net Sıfır Karbon tanımını yıllık bazda salınan karbondioksit emisyonları miktarının sıfır veya negatif olması ile tanımlar.

Net Sıfır Karbon Binalar Taahhüdü

Dünya Yeşil Bina Konseyi (WorldGBC), çoğu durumda net sıfır enerji binalarının (yani enerji ihtiyaçlarının % 100'ünü yerinde üreten binalar) mümkün olmadığını kabul etmekte fakat bunun yanında, enerji verimli ve enerji ihtiyacını yenilenebilir kaynaklardan sağlayan binaların, Paris Anlaşması ile hedeflenen emisyon azaltımlarına ulaşmak için en uygun araç olduğunu belirtmektedir. Sadece "Enerji Tüketimi", tek ölçüm kaynağı olarak emisyonların çevre üzerindeki etkisini belirlemeye yetmez. "Karbon" (Karbon Eşdeğeri CO2e ile ölçülmüştür), binaların sera gazı emisyonlarına etkisini izlemek için nihai metrik ve evrensel bir dildir. WorldGBC'nin Net Sıfır Karbon Binalar Taahhüdü, işletmenin doğrudan kontrol sahibi olduğu binaların operasyonel karbon emisyonlarına odaklanmaktadır. Bu, kapsam olarak her türlü işletmede, tüm sektörlerde ve herhangi bir bağlamda uygulanabilen evrensel olarak geçerli bir taban çizgisi belirler. Bunun ötesinde her bir işletme, karbon emisyonu profiline dayanarak tabi ki, endüstriyel ve üretim proses yükleri veya inşaatla ilgili faaliyetler gibi alanlarda karbon ayak izini azaltma yönünde teşvik edilmelidir. Gömülü karbon bu aşamada taahhüde dahil olmasa da, bir öncelik olmaya devam etmekte ve WorldGBC, taahhüdün gelecekteki yinelemelerinde gömülü karbon emisyonlarını da dahil etmeyi amaçlamaktadır. Bu sebeple işletmeleri, bu zorluğu ileride nasıl dahil edebileceklerini planlamaya aktif olarak teşvik etmektedir.




Sıfır Enerji Binalara ulaşmak aslında hiç de zor değil

Sadece binalarda kullanmak için ülkemiz her sene yaklaşık 15 milyar dolar enerji ithal ediyor. Ülkemizin birçok sorununa, konutlarda ve hizmet binalarında enerji verimliliğinin artırılması, fosil yakıt kullanımının düşürülmesi ve aynı zamanda yenilenebilir enerji kaynaklarına odaklanılması ile büyük ölçüde katkı sağlanabilir. Bu nedenle, dünyada birçok başarılı örneği bulunan ve birçok ülkenin de eylem planlarında yer alan Sıfır Enerji Binalara dönüşüm konusunu, düzenlenen forumlarda her açıdan masaya yatırıldı. Dünya örneklerinin paylaşımı ile tüm paydaşlara bir yol haritası sunabilmenin ötesinde ülkemizin sahip olduğu mimarlık-mühendislik bilgisi ve üretim-sanayi kabiliyetleri ile Sıfır Enerji Binalara ulaşmanın aslında hiç de zor olmadığını tüm kamuoyuna göstermesi amaçlandı.  Forumlar; kamu, özel sektör, akademisyenler, inşaat malzemesi üreticileri, sivil toplum kuruluşları, üniversite öğrencileri, mimarlar, mühendisler, konut sakinleri, çevre gönüllüleri gibi birçok farklı kitleyi bir araya getiriyor. ‘Sıfır Enerji Binalar’ hakkında özel ağ oluşturma fırsatı da sunan forumlar,  yapı malzemeleri, yenilenebilir enerji, yalıtım, havalandırma, ısıtma, soğutma, ev otomasyonu, aydınlatma, ev aletleri, mimarlık ve müşavirlik hizmetleri gibi tüm ilgili disiplinleri ve tedarikçileri buluşturuyor.


Kaynak: ÖZEL HABER
Editör: MURAT İLTER

reklam alanı

YORUMUNUZU BIRAKABİLİRSİNİZ

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam