Rahmetli Ebem şöyle anlatırdı Hıdırelllezi..
Sabah erkenden kalkıp çisi yani yağmur damlası toplardık yoğurt mayası yapmak için. İnek sağılır, süt pişer yeni mayayı yani yeniden çisi ile mayalardık. Her yıl yenilenirmiş yoğurt mayası.. Sonra köydeki bütün kadınlar, kızlar, çocuklar en güzel urbalarını fistanlarını giyip yanımıza yiyecek alıp giderdik harmana derdi...
Neden harmana gidiyorsunuz? dediğimde
büyük ağaçlarda salıncak yapmak için, köyün kadınları hep birlikte türkü söylemek için diye anlatırdı..
Bu sefer de ‘’ebe niye köyde türkü söylemiyorsunuz?’’ dedim.
Köyde adamlar duyar sesimizi günah olur derdi ..
Harmana hıdrellezde gidince bilermiş köyün adamları paradan geçmezmiş. Kadınlar senede bir gün dertlerini unutup salıncağa binip türkü söylesinler diye ...
Ebe ne türküsü söylerdiniz? derdim ..
Haniye de benim anşam guzzzzz diye bağırırlarmış salıncakta, türkü söylerlermis kimisi de oynarmış, kimi sofra kurup çay demlermiş kara demlikte..Hidirelllez yani bahar bayramı yani yeniden başlangıç hayata, tüm dertleri o gün geride bırakıp geleceğe umutla bakarlarmış....Geleneklerimiz yeniden hayat bulsun yaşasın diye ...Bizde Sinoplu Hanımlar olarak hidirellezi bahar bayramı olarak hep birlikte kutlayalım...Sinop’un bütün ilçelerinden kıyafetinden, yemeğine, konuşmasına kadar hepsini gelecek nesillere aktarmak için bir araya gelelim ..Genlerimizdeki Amazon kadınlar gibi senede bir gün bizim olsun özgürce türküler söyleyip eğlenelim yeni bahara yeni yeni başlangıçlar ile mutlu girelim .......Bunun için Tüm Sinoplu STK lar birleşip karar almadırlar....O STK lar hadi gidin eğlenin demez hanımlar biz bize ait olan geleneğimiz kültürümüz töremiz yaşasın diye birlik olalım seneye hep birlikte kutlayalım...