SON DAKİKA
reklam
reklam

Japon Bahçesi

Köşe Yazarı: ELİF DOĞAN   Eklenme Tarihi: 17 Ocak 2023, Salı - 23:05   Okunma Sayısı:

Japonya, Uzak Doğu’da adalardan müteşekkil, Fuji Yanardağı ile ün yapmış; ama yanardağları çok olan ve ekonomik olarak dünyanın zengin devletlerinden biridir. “Doğan Güneşin Ülkesi” diye bilinir.

 

Japon kızları “Geyşa”lar, geleneksel kıyafetleri olan “Kimono”yu, giydikleri yüksek tahta nalınlarıyla veya pamuklu ya da deriden yapılmış sandaletleriyle tanınıyor.

 

Bu ülke, II. Dünya Harbi’ni maddi ve manevi kayıplarıyla en ağır ve en acı şekilde yaşamıştır. Osmanlı İmparatorluğu, özellikle II. Abdülhamid döneminde Japonya ile yakın ilişkiler kurmuştur. İki akraba devlet gibi olmuşuz, Ertuğrul fırkateyni faciasını yüreklerimizde birlikte yaşamışız.

 

Bugün sanayi ve teknoloji devi, elektronik ve bilgisayarda lider ülke konumunda… Dünyaca ünlü “İkebana” (Japonca çiçek süsleme sanatı) bir adım daha ileri giderek bahçe düzenlemesine de ağırlığını koymuştur.

 

Medeniyetler beşiği İstanbul’da Boğaziçi ve köprü manzarasının, Japonya’daki Kanmon Boğazı ve köprüsü ile benzerlik gösterdiği söylenir. Şimonoseki Hinoyama Parkı’nda bulunan Türk Lâleleri Bahçesi, 2009’da İstanbul’dan hediye olarak gönderilen lâle soğanlarıyla oluşturulmuştur. Her sene nisan ayında iki şehir arasındaki sıcak duyguların simgesi olarak rengârenk çiçekler vermektedir.

 

Osmanlı Padişahı I. Abdülhamid, Emirgân’ın bulunduğu bölgeyi iskâna açmış. IV. Murad, İran seferi sırasında Erivan’ı kuşatınca kaleyi korumakla görevli Emir Güne Han, şehri savaşsız bir şekilde Osmanlı Devleti'ne teslim etmiş.

 

Kale komutanının bu davranışı IV. Murad’ın hoşuna gidince kaleyi Osmanlı Devleti’ne savaşsız bir biçimde teslim eden Emir Güne’yi alıp İstanbul’a getirmiş. O zamana kadar “Feridun Bey Bahçeleri” adıyla bilinen ve bugün Emirgân’ın yer aldığı semti kendisine bağışlamış.

 

Emirgân, Osmanlı döneminde lâle bahçeleriyle öne çıkmış mutena bir semttir. Kemik hastalıkları hastanesinin karşısında Emirgân Deresi’nin denize kavuştuğu âsude köşede küçük ama cıvıl cıvıl bir bahçe var.

 

 

Bahçe düzenlemesi tekniğinde çok ileri seviyede olan Japonlar kurmuş bu bahçeyi… Bahçede gördüklerimiz, doğada gördüklerimizin minyatürleri. çağlayan, havuz, dere, köprü…

 

İstanbul’da yaşamamıza rağmen çoğumuzun belki varlığından bile haberdar olmadığı bir yerdir Japon Bahçesi… Gezenleri adeta İstanbul’dan alıp farklı bir atmosfere götürür. Bahçede Japon kültürünü yansıtan farklı bitki türleri, yapay göl ve motifler öne çıkar.

 

2003 yılı Japonya’da “Türk Yılı” ilan edilmiştir. Japonya’nın Shimonoseki kenti ile İstanbul’un “Kardeş Şehir” olması nedeniyle İstanbul’da bir Japon bahçesi yaratılması planlanmıştır. Bahçede dikkat çeken öğelerden biri, girişteki kapının Boğaz Köprüsü sembolize edilerek tasarlanmış olmasıdır.

 

Bahçede genellikle Japonya’da kullanılan süs bitkileri yer alır. Bahçe düzenlemesinde doğal malzemeler kullanılmıştır.

 

Parkta, 4850 adet ağaç ve bitki kullanıldığı belirtilmiştir. Parkın iki adet kapısı, bir adet çeşmesi ve kuru bahçesi bulunmakta olup etrafı Japon stili duvarla çevrelenmiştir. Yazın kendisini iyiden iyiye hissettirdiği şu günlerde Japon Parkı’nı gezmek isterseniz sizi yormayacak ve kafanızı dinlendirecek nadide bir köşe olan Japon Parkı’na gidebilirsiniz.

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam