SON DAKİKA
reklam
reklam

2022 İŞGÜCÜ MALİYET İSTATİSTİKLERİ

Köşe Yazarı: Zafer ÖZCİVAN   Eklenme Tarihi: 17 Nisan 2024, Çarşamba - 23:11   Okunma Sayısı:

İşgücü ya da işçilik giderleri her sektör için son derece önemli ve maliyet muhasebesinde önemli bir yer tutan faktörlerden biridir. İşgücü maliyeti üretilen mallar için yapılması gereken işgücü yani işçilik giderlerinin üretim miktarına bölünmesi ile elde edilir.

Örnekle açıklamak gerekirse bir televizyon fabrikasında yıllık, üç aylık, aylık, haftalık, günlük, saatlik olarak ödenen işçilik giderleri doğru bir şekilde hesaplanarak belirlenen periyottaki üretim miktarına bölünür ve işgücü maliyeti hesaplanır. İşletmelerin üretim özelliklerine göre zaman periyotları değişim gösterebilir. Bir iş makinası fabrikasında iş makinasının üretimi 3-5 ay sürebilir ve bu tür işletmelerde üretim periyotları dikkate alınarak işgücü maliyeti çıkarılabilir. Ancak diş fırçası üreten bir işletmede durum farklıdır. Çünkü bir diş fırçasının üretim süreci saatlik veya otomasyona göre hatta dakikalık olabilir. Bu durumda bu tür bir işletmede işgücü maliyeti saatlik veya günlük olarak hesaplanabilir.

İşletmelerin işgücü maliyetleri her dönem aynı olmayabilir. Herhangi bir dönemde önemli personelin gelmemesi, makine veya teçhizatın bozulması, enerji kesintileri, iklim koşulları gibi etkenler üretimi olumsuz yönde etkileyecek ve hatta birim işgücü maliyetinin yükselmesine sebep olacaktır. Bir diğer faktör ise söz konusu dönemde üretimde bulunan personel sayısının artması veya azalmasıdır. Özetlemek gerekirse maliyet muhasebesinin en önemli kalemlerinden biri olan işgücü maliyeti işletmelerin varlıklarını sürdürebilmesi, karlılığın arttırılması, verimliliğin yükselmesi açısından son derece önemlidir.

Günümüzde işçilik giderleri açısından asgari ücret ve diğer maaşlar sürekli tartışma konusudur. Çünkü işveren açısından bakıldığında işletmenin faaliyet alanına göre işçilik giderleri yüksek kalmakta ve buna bağlı olarak ödenen vergiler de yükselmektedir ve bu bağlamda olaya baktığımızda üretim maliyetleri arttığından enflasyon olarak karşımıza çıkacaktır. Çalışanlar açısından bakıldığında ise yaklaşık 3 yıla yakın bir süreden bu yana uygulanan ekonomik programların sonucu olarak enflasyon yüksek seyretmekte, halkın alım gücü sürekli düşmekte, halkın gelir düzeyi enflasyon karşısında sürekli olarak erimektedir. Yani asgari ücret ilk bir veya iki aydan sonra artış özelliği kalmamaktadır. Çünkü artan fiyatlarla özellikle dar ve sabit gelirlilerin alım gücü sürekli düşmektedir.

Bir diğer konu da işgücü maliyetlerinin enflasyona etkisidir. Özellikle hizmet işletmelerinde asgari ücrete gelen zam diğer personeli de etkilediğinden hizmet maliyetlerini yükseltmektedir ve yapılan zamlar doğaldır. Ancak ticari işletmelerde durum farklıdır. Yapılan hesaplamalara göre asgari ücrete yapılan %50 zam, bu tür işletmelere yaklaşık %4 veya 5 oranında etkilemekte iken yapılan zamlar %20-25 civarındadır. Dolayısıyla fiyatlama algısı oluşmakta bu da enflasyonun yükselmesine sebep olmaktadır.

Eski yıllarda üretim firmaları çok personel çalıştırmakla övünürken günümüzde tam tersi az personel çalıştıran işletmeler öne çıkmaktadır. Çünkü otomasyon, teknolojinin takip edilmesi ve bunun için üretim işletmelerinin sürekli yatırım yaparak kendilerini globalleşen dünyaya ayak uydurması açısından önem kazanmıştır. Çünkü otomasyon uygulayan işletmeler sadece işgücü maliyetlerinden değil, üretim miktarı, üretim kalitesi gibi faaliyetlere de olumlu katkı sağlayacağından gerek yurt içi gerek uluslararası alanda başarılarını arttırarak ihracatları artacağından ülkemizin milli gelirine de katkı sağlayacaktır.

2022 yılı işgücü maliyetleri TÜİK tarafından aşağıdaki şekilde yayınlanmıştır.

Aylık ortalama işgücü maliyeti 11 602 TL oldu

İşgücü Maliyeti İstatistikleri sonuçlarına göre 2022 yılında aylık ortalama işgücü maliyeti 11 602 TL olarak gerçekleşti.

İşgücü maliyetinin en yüksek olduğu sektör finans ve sigorta faaliyetleri oldu

Finans ve sigorta faaliyetleri (K) sektörü, 28 790 TL ile aylık ortalama işgücü maliyetinin en yüksek olduğu sektör oldu. Bu sektörü, 23 029 TL ile bilgi ve iletişim (J) ve 18 774 TL ile kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor (R) sektörleri izledi. İnşaat (F) sektörü ise 6 621 TL ile aylık ortalama işgücü maliyetinin en düşük olduğu sektör oldu. Bu sektörü 7 508 TL ile konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri (I) ve 8 089 TL ile gayrimenkul faaliyetleri (L) sektörleri takip etti.

Ekonomik faaliyete göre aylık ortalama işgücü maliyeti, 2022

 

İşgücü maliyeti bileşenleri içinde brüt kazancın payı %86,8 oldu

İşgücü maliyeti içinde brüt kazancın payı %86,8, sosyal güvenlik ödemelerinin payı %13,0 ve diğer işgücü maliyeti ödemelerinin payı %0,3 olarak gerçekleşti.

Çalışılan süreler için yapılan düzenli ödemelerin kazanç içindeki payı %79,3 oldu

Çalışılan süreler için yapılan düzenli ödemeler %79,3'lük oranla kazanç bileşenleri içinde en büyük paya sahip oldu. Çalışılan süreler için yapılan düzensiz ödemelerin payı %9,8 olarak gerçekleşirken çalışılmayan süreler için yapılan ödemelerin payı %8,2 oldu. 2020 yılında %0,5 olan ayni ödemelerin kazanç içindeki payı 2022 yılında %2,3 olarak gerçekleşti. Tasarruf sandıklarına yapılan ödemelerin payı ise %0,4 oldu.

Sosyal güvenlik ödemeleri içinde zorunlu ödemelerin payı %85,7 oldu

Sosyal güvenlik ödemeleri içinde en büyük payı %85,7 oranıyla zorunlu sosyal güvenlik ödemeleri alırken, gönüllü sosyal güvenlik ödemelerinin oranı %0,6 gerçekleşti. 2020 yılında %10,7 olan kıdem ve ihbar tazminatı ödemelerinin oranı ise 2022 yılında %13,8 olarak gerçekleşti.

Kaynak: TÜİK

ZAFER ÖZCİVAN

Ekonomist-Yazar

[email protected]

 

reklam

MOBİL UYGULAMAMIZ

HABER ARŞİVİ


Merhaba Sevgili Okurlarım. 


KÖŞE YAZARLARI

reklam
reklam